Mecliste 2025 yılı bütçe görüşmeleri, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın sunumuyla başladı. Bütçe sunumundan önce Suriye’de yaşanan gelişmelere değinen Yılmaz, “Suriye'de şu anda yeni bir oluşum başlamış durumda, bir geçiş süreci söz konusu. Bu geçiş sürecinin en sağlıklı şekilde, kapsayıcı bir şekilde oluşmasını ve sürmesini temenni ediyoruz. Suriye'de yaşayan tüm dinlerden, tüm etnik gruplardan, tüm mezheplerden Suriye halkının tamamının temsil edildiği bir sürecin yaşanmasını, Suriye'de yine kalıcı rejimin de tüm bu unsurları içerecek şekilde, Suriye'nin toprak bütünlüğünü, siyasi birliğini, egemenliğini koruyacak bir şekilde teşekkül etmesini temenni ediyoruz” dedi.
AK PARTİ HÜKÜMETLERİNİN 23’ÜNCÜ BÜTÇESİ OLACAK
2025 yılı bütçesinin, AK Parti hükûmetlerinin 23'üncü, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin 7'nci bütçesi olduğunu ifade eden Yılmaz, “2025 yılı bütçesi orta vadeli programımız çerçevesinde ekonomik istikrar ve sosyal refahı önceleyen; istikrar, icraat ve kalkınma bütçesi olarak hazırlanmıştır” dedi.
BÜTÇE AÇIĞI 2 TRİLYON 148 MİLYAR LİRA OLARAK ÖNGÖRÜLÜYOR
2024 yılı bütçe gerçekleşmeleri hakkında bilgi veren Yılmaz, “2024 yılında merkezî yönetim bütçe giderlerinin 11 trilyon 213 milyar lira, merkezî yönetim bütçe gelirlerinin 9 trilyon 65 milyar lira, bütçe açığının 2 trilyon 148 milyar lira, faiz dışı açığın 851 milyar lira olarak gerçekleşeceğini tahmin etmekteyiz.
2024 yıl sonu bütçe açığının millî gelire oranının ise başlangıçta tahmin edilen yüzde 6,4'ün oldukça altında yüzde 4,9 seviyesinde olacağını öngörüyoruz” ifadelerini kullandı.
2025 YILI BÜTÇESİ 14,7 TRİLYON LİRA OLACAK
Yılmaz, hazırlanan 2025 yılı bütçesi ile ilgili ise şunları söyledi; “2025 yılı merkezî yönetim bütçesi kapsamında 227 kamu idaresinin bütçesi bulunmaktadır. 2025 yılı merkezî yönetim bütçesinde bütçe giderlerinin 14 trilyon 731 milyar lira, bütçe gelirlerinin ise 12 trilyon 800 milyar lira olacağını öngörmekteyiz. Bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranının ise yüzde 3,1 olarak gerçekleşmesi beklenmektedir. Deprem nedeniyle bütçe açıklarında yaşanan arizi, geçici artış sonrasında bütçe açığını yeniden hükûmetlerimiz dönemindeki ortalamaya yaklaştırıyoruz. Hükûmetlerimiz döneminde mali disiplini sağlayarak bütçeyi faiz bütçesi olmaktan çıkardık, hizmet bütçesi hâline getirdik. 2002 yılında faiz harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla içindeki payı yüzde 14,3 iken bu oranın 2025 yılında yüzde 3,2 olacağı tahmin edilmektedir. 2002 yılında tüm bütçe giderlerimiz içinde faizin payı yüzde 43,2 seviyelerine kadar yükselmişti, bugün geldiğimiz noktada geçici olarak bazı artışlar olsa da bütçemiz içinde faizlerin payı yüzde 13,2 seviyelerindedir.”
(Haber Merkezi)