TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Bingöl İl Temsilcisi Mehmet Alban, 1-7 Mart deprem haftası dolayısıyla açıklamada bulundu.

Bingöl ve çevresinin aktif faylarla çevrili olduğunu ve bu nedenle deprem üretme potansiyelinin oldukça yüksek olduğunu vurgulayan Alban, Fay hatlarının geçmişte ve gelecekte de yıkıcı depremlere yol açabileceğini belirtti.

Tarih Boyunca Yıkıcı Depremler Üretmişler!

Depremlerin temel nedeninin magma içindeki konveksiyon döngüleri ve levha hareketleri olduğunu açıklayan Alban şunları kaydetti: “Bu faylar sadece yakın geçmişte değil tarih boyunca yıkıcı depremler üretmişler ve gelecek zamanlarda da deprem üreteceklerdir. Zamanını ve yerlerini tam olarak kestirmek mümkün olmasa da, bütün yaşanan depremlerin asıl kaynağının, dünyanın varoluşundan beri süren ve sürecek olan, magma içerisindeki konveksiyon döngüleri ve devamında levha hareketleri olduğu bilinmektedir. Yerküremiz, yörüngesinde döndüğü sürece yaşanacak olan bu depremlerden korunmanın tek yolu, Yapı - Zemin İlişkisi iyi kurulmuş yapılar tasarlamaktır. Projesinden uygulamasına, mühendisinden, işçisine, herkesin görevini hatasız ve eksiksiz yaptığı yapılar depremden etkilense bile yıkılmayacaktır Yapılması gereken, mevcut yapı stokumuzdaki riskleri tespit edip yenilemek veya güçlendirmek ve ayrıca yeni bir yapılaşma düzeni getirmektir. Binaların envanterinin çıkarılması ve her binaya ‘kimlik numarası’ verilerek durumlarının dijital ortamda kayıt altına alınmasının, bu önlemlerin hayata geçirilmesini sağlamakta oldukça büyük faydası olacağı açıktır. Ayrıca Kentsel dönüşüm, kentsel yenileme planlamaları da deprem dirençli kentler açısından önem kazanmaktadır.”

Kaderimiz Olan Bu Coğrafyanın En Belirgin Karakteri İse Depremlerdir!

“Coğrafya bir kaderdir. Kaderimiz olan bu coğrafyanın en belirgin karakteri ise depremlerdir” diyen Alban,  “Asırlar öncesinden bugüne bu karakter, bu topraklarda birçok medeniyetin sonunu getirecek kadar etkisini göstermiştir. 6 Şubat 2023 te Kahramanmaraş merkezli, 11 ilimizi etkileyen depremler, coğrafyamızın gerçeğini bir kez daha yüzümüze vurmuştur. Ne yazık ki on binlerce insanımızı bu depremlerde kaybettik. Ciddi ekonomik kayıplarımız oldu. Oysa yapılması gereken çok basit. Şehirlerimizi akla ve bilime göre inşa etmek, bu coğrafyada attığımız her adımı da bu ilkeye uygun atmak. Depremlere ve tüm afetlere karşı güvenli ve sağlıklı yaşam çevrelerinde yaşamak tüm toplumun temel bir insan hakkıdır. Dolayısıyla afetler, aklı ve bilimi esas alan bir yaşam tarzıyla önlenir." İfadelerine yer verdi.

“Adayların Ekonomik Vaatlerinden Ziyade Afetlere Yönelik Çalışmalarını Öncelesinler!"

Devamında konuşan Alban: “Mart ayının ilk haftasının Deprem Haftası, son gününün ise yerel yönetimleri 5 yıllığına yönetecek kadroların seçimine sahne olacaktır. Bunun için "Mutlaka imar planlamalarından zemin etüdüne, kentsel dönüşümden dere taşkın alanlarının güvenli hale getirilmesine, su kaynaklarının korunmasından heyelanla mücadeleye, zemin denetimlerine yerel yönetimlerin plan, program ve projeleri bu başlıkta büyük önem arz etmektedir. Dolayısıyla vatandaşımız başta Bingöl ve ilçeleri olmak üzere, Türkiye'nin her köşesinde başkan adaylarını bu başlıklarda sorgulasınlar. Adayların ekonomik vaatlerinden ziyade afetlere yönelik çalışmalarını öncelesinler"

HABER: EYLEM ÖZEN