Bingöl’de uyuşturucu madde kullanımı ve buna bağlı sosyal sorunlar giderek büyüyor. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. İlhan Çakabay, uyuşturucunun birey ve toplum üzerindeki etkilerini değerlendirerek, bu sorunun yalnızca bir sağlık meselesi değil, aynı zamanda ciddi bir sosyal problem olduğuna dikkat çekti.
Bingöl Kent Haber Gazetesi'ne özel açıklamalarda bulunan Dr. Çakabay, Bingöl’de uyuşturucu madde kullanımının en önemli sorunlardan biri olduğunu belirterek, bu durumun toplumsal bir meşruluk kazandığını vurguladı.
“Uyuşturucu, İnsanların Hayatını Ele Geçiriyor”
Uyuşturucu maddelerin bireyin vücuduna girdiği andan itibaren hem fiziksel hem de psikolojik bağımlılık yarattığını ifade eden Dr. Çakabay,
“Bingöl'de madde kullanımı, toplumsal bir yara olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sorun, sadece bir sağlık meselesi olmanın ötesinde, sosyal boyutlarıyla da ele alınmalıdır. Bir hekim olarak mesleki bakış açımın yanı sıra Bingöl'deki bu toplumsal yaraya dikkat çekmek istiyorum. Öncelikle uyuşturucunun ne olduğunu anlamak önemlidir. Uyuşturucu, insan vücuduna girdiğinde bağımlılık yaparak sürekli o maddeyi isteyen, alındıkça hücresel ve dokusal düzeyde zarar veren bir maddedir. Zamanla organ hasarlarına yol açan ve vücudun otokontrol sistemini kaybetmesine neden olan bu maddeler, bireylerin yaşamını olumsuz etkiler. Madde bağımlılığına alışan kişiler, yalnızca sağlıklarını değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal yaşamlarını da kaybetme riskiyle karşı karşıya kalmaktadır. Bu süreçte bireyler, hem ekonomik olarak büyük kayıplar yaşamakta hem de ailelerini ve işlerini kaybetme noktasına gelmektedir”
“Hem Türkiye Genelinde Hem de Bingöl Özelinde Ekonomik Bir Rant Alanı Olarak Görülüyor”
Uyuşturucunun yalnızca bireysel değil, aynı zamanda toplumsal bir tehdit olduğunu belirten Dr. Çakabay, “Bu madde, hem Türkiye genelinde hem de Bingöl özelinde ekonomik bir rant alanı olarak görülüyor. İnsanlar başlangıçta zevk ve eğlence amacıyla uyuşturucu kullanıyor, ancak zamanla hem fiziksel hem de ekonomik anlamda bağımlı hale geliyorlar” ifadelerini kullandı.
Uyuşturucu Meşrulaştırılıyor Mu?
Bingöl’de uyuşturucu madde kullanımının en önemli sorunlardan biri olduğunu ifade eden Dr. Çakabay, bu durumun toplumsal bir meşruluk kazandığını vurguladı. “ Bingöl ve ülke genelinde uyuşturucunun meşrulaştırılması, haksız kazanç sağlayan kesimler üzerinden sağlanmıştır. Bir dönem Avrupa’ya giderek farklı uyuşturucu gruplarını satan ve bu işten para kazanarak Türkiye’nin farklı bölgelerinde sermaye sahibi olan kişiler, toplumda saygınlık kazandı. Bu kişiler, uyuşturucunun meşrulaşmasını sağladı. Herkes biliyor ki birçok çevre, uyuşturucu ticaretinden elde edilen parayla konforlu bir yaşam sürüyor. Bu kesimlere müdahale olmadığı sürece, bu gençleri kafeteryalardan ve uyuşturucu madde kullanımından uzaklaştırmak mümkün değildir. Bingöl’ün, Bingöl insanının, Bingöl’ü yönetenlerin, kamu ve özel sektörün biraz daha gerçekçi davranması gerekir. Şimdi, kazanca mutlak değer olarak saygı gösteriyoruz hepimiz, ancak haksız bir kazanç söz konusu olduğunda, kısa yoldan para kazanmanın yolunu insanlara gösterdiğinizde, onları o yoldan geri çeviremezsiniz. Herkes uyuşturucunun zararlı olduğunu söylüyor, herkes bunun kötü bir şey olduğunu belirtiyor, ancak şu bir gerçek ki, bir kesim bu yoldan besleniyor. Nasıl besleniyor? Belki satmıyor, ama zamanında satıp kazandığı paralarla saygın bir iş adamı kimliği kazandığında, o gençler ona bakıp "Evet, ben de bir yol haritası çizerim, kısa süre sonra ben de iş adamı olurum, ben de saygınlık kazanırım" diye düşünüyor. Aslında bu gayri meşru yolla kazanç sağlayan insanların kamu kurumlarında veya farklı alanlarda saygın bir iş insanı olarak görülmesi, başlı başına Türkiye'de bir sorun, Bingöl'de ise bana kalırsa en büyük sorundur ”dedi.
Bingöl’de Uyuşturucuyla Mücadele Gerçekten Var mı?
Dr. Çakabay, uyuşturucuyla mücadelede yeterli adımların atılmadığını vurgulayarak: “Bu alandan sürekli para kazanan bir kesim var, ancak buna müdahale eden bir kesim yok. Bingöl’den ailelere, sivil toplumdan mülki amirlere kadar uyuşturucuya karşı verilen bir mücadele olduğu söyleniyor. Ama Bu daha çok kırsal kesimlerde yapılın bir mücadele, bunların olması da çok güzel. Ancak ben, ciddi anlamda mücadelenin gerçekten var olduğuna inanmıyorum. Çünkü gençler, özellikle Bingöl'den Avrupa'nın farklı ülkelerine gitmekte, uyuşturucu parasıyla zengin olmayı hedefliyorlar. Bu durumu, ailelerin de gençlere açtığını, sivil toplum kuruluşlarının ve mülki amirlerin, isteyerek ya da istemeyerek buna göz yumduğunu düşünüyorum” dedi.
Uyuşturucu ile mücadelenin yalnızca kolluk kuvvetleri ve sağlık birimleriyle sınırlı kalamayacağını belirten Dr. Çakabay, bu sorunun çözümünde toplumun her kesimine büyük sorumluluk düştüğünü söyledi. Toplumsal farkındalık çalışmalarının artırılması gerektiğini vurgulayan Dr. Çakabay, uyuşturucunun neden olduğu fiziksel, ekonomik ve sosyal tahribatın daha fazla insanı etkilemeden önüne geçilmesi gerektiğini belirtti.
“Gençlere Meslek Edindirilmelidir”
Dr. Çakabay, gençlere yönelik seminer ve konferansların yetersiz olduğunu belirterek, somut adımlar atılması gerektiğini söyledi. "Bu gençlere öncelikle somut bir şeyler yapmak lazım. Meslek edindirme ve sertifikalandırılmış meslek alanlarının yaratılması, gençlere maddi kaynak sağlamalıdır. Bu kaynak sağlanmadığı sürece, gençlerin teorik bilgilerle kendilerini uyuşturucudan uzaklaştırması mümkün değildir" diye konuştu.
Dr. Çakabay, ailelerin de bu konuda yalnız başına mücadele edemeyeceğini ifade etti. "Ailelerin tek başına bunu çözmesi mümkün değildir. Çünkü Türkiye’deki sosyal medya ve internetin yaygınlaşmasıyla gençler apayrı, çok renkli bir dünyayı görüyorlar ve bu dünyaya girmeye çalışıyorlar. Uyuşturucu madde satımı, gençler için zenginleşme yolunu gösteriyor ve zamanla kendileri de o maddeye bağımlı hale geliyorlar" dedi.
Ailelerin Mutlaka Destek Alması Gerekir?
Bingöl’deki intiharların önemli bir kısmının uyuşturucu kullanımına bağlı olduğunu belirten Dr. Çakabay, ailelerin bu durumu gizlememeleri gerektiğini vurguladı. "Birçok aile çocuğunu madde kullanımından saklıyor, ancak bu saklama işi, hem aile hem de çocuğun zamanla kaybı anlamına gelir. Bu konuda ailelerin ve gençlerin, mutlaka bir hekim veya güvenlik güçlerinden destek alması gerekir" dedi.
Uyuşturucu bağımlılığının bireyleri toplumsal düzeyde büyük zararlara sürüklediğini belirten Dr. Çakabay, "Uyuşturucu kullanan kişi, zamanla kendi vücudunun, beyninin ve gözünün kontrolünü o maddeye teslim eder. O maddeyi veren kişi, bu kişinin üzerinden zenginleşir. Bu durumda kişi hem hayatını kaybedebilir hem de organlarını kaybeder. Ailesini, arkadaşlarını ve sosyal çevresini kaybeder. Bu, yalnızca sağlık kaybı değil, aynı zamanda kişinin sosyal çevresinden dışlanmasına yol açar. Bu tür bireyler zamanla toplumsal hayattan koparak, farklı kesimlere muhtaç hale gelir " ifadelerine yer verdi.
Erken Tedavi ve Aile Desteği
Dr. Çakabay, uyuşturucu bağımlılığının erken dönemde tespit edilmesinin büyük önem taşıdığını vurguladı. "Bağımlı olmadan önce bunu fark edebilmek, tedavi sürecini daha kolay hale getirebilir. Ancak bizim toplumumuzda, bireyler sorunlarını başkalarıyla paylaşmaktan kaçınırlar. Uyuşturucu kullanmaya başlayan kişi, genellikle kendine bunu yakıştıramaz ve bu durumu gizlemeye çalışır. Oysa uyuşturucu bağımlılığı, zamanla ciddi sorunlara yol açar" dedi.
Bingöl'de uyuşturucu madde kullanımı ve gençler arasında hızla yayılan kötü alışkanlıklar konusunda önemli uyarılarda bulunan Çakabay, özellikle akşam saatlerinde çocukların eve geliş saatlerinin mutlaka kontrol edilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, ebeveynlerin çocuklarının arkadaş gruplarını ve günlük harcamalarını da yakından takip etmeleri gerektiğini vurguladı.
"Çocuklarınızın Para Kazancını Sorgulayın"
Çakabay, ebeveynlerin çocuklarının cebinde yüksek miktarda para görmeleri durumunda, bu paranın kaynağını sorgulamaları gerektiğini ifade etti. "Eğer çocuğunuz cebinde 5.000, 10.000, 20.000 TL para taşıyorsa, bunun hesabını sormanız gerekiyor. Aferin oğlum şu parayı kazandın diye sırtını sıvazlamak, çocuğun geleceğini karartmak anlamına gelir" dedi.
"Çocukların Davranışlarındaki Değişikliklere Dikkat Edin"
Çakabay, çocukların davranışlarında meydana gelen değişikliklerin, uyuşturucu kullanımı gibi ciddi sorunların belirtisi olabileceğine dikkat çekti. "Çocuğunuzun sürekli uyuması veya hiç uyumaması, şiddete eğilimli davranışlar, okuldan uzaklaşma, işten ayrılma gibi değişiklikler, bir sorunun işareti olabilir" diyen Çakabay, ebeveynlerin bu tür durumları fark ettiklerinde öncelikle kendilerini sorgulamaları gerektiğini belirtti.
"Gençler Haksız Kazançtan Uzak Durmalı"
Çakabay, gençlere yönelik de önemli tavsiyelerde bulundu. Gençlerin kesinlikle bir meslek edinmeleri gerektiğini belirten Çakabay, "Geleceklerini haksız kazanç üzerinden inşa etmeye çalışmasınlar, toplumla bütünleşmiş ve saygın insanları rol model alsınlar" dedi. Çakabay, kısa yoldan para kazanmanın gençlerin hayatlarını olumsuz yönde etkileyeceğini, ailelerini ve dostlarını kaybetmelerine sebep olacağını vurguladı. Ayrıca, bu tür davranışların sonunda ya cezaevine ya da hastaneye gidebileceğini hatırlatarak, gençlerin uzun vadede ağır bedeller ödeyeceklerini belirtti.
İnternet Üzerinden Satılan İlaçlara Dikkat!
internet üzerinden satılan kas geliştirici ve doping maddelerinin ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğine dikkat çeken Dr. Çakabay, kas güçlendirici ilaçlar ve protein tozlarının içeriğinin çoğu zaman uyuşturucu gruplarını barındırabileceğini belirtti. Çakabay, bu tür ürünlerin kullanımının, kullanıcıların sağlığını ciddi şekilde tehdit edebileceğini ve dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.
Dr. Çakabay, internet üzerinden satılan kas geliştirici ve doping maddelerinin içeriklerinin genellikle bilinmediğini ifade etti. "Kas geliştirici veya güçlendirici ilaçlar adı altında satılan maddeler, aslında uyuşturucu gruplarına giren içerikler barındırabiliyor. Bu ürünleri alan kişilerin, ne kullandığını bilmemesi büyük bir risk taşıyor. Birçok insan spor yaparak daha güçlü görünmek için bu tür ilaçları kullanıyor. Ancak, çoğu zaman bu ürünlerin zararlarını bilmeden kullanıyorlar. Bu kişiler, halsizlik, yorgunluk ve nefes darlığı gibi şikayetlerle bize başvuruyorlar. Bu ilaçların ani ölümlere, kalp krizi ve ritim bozukluklarına yol açabileceğini unutmamak gerekiyor"dedi.
Birçok insan spor yaparak daha güçlü görünmek için bu tür ilaçları kullanıyor. Ancak, çoğu zaman bu ürünlerin zararlarını bilmeden kullanıyorlar. Bu kişiler, halsizlik, yorgunluk ve nefes darlığı gibi
"Sağlık Bakanlığı Onayı Olmayan Ürünlerden Uzak Durun"
Çakabay, kas geliştirici ilaçlar ve protein tozları gibi ürünlerin mutlaka Sağlık Bakanlığı onayından geçmiş, reçeteye tabi ürünler olması gerektiğini vurguladı. "Eğer bir ilaç kullanacaksanız, mutlaka sağlık bakanlığının onayını almış ve güvenilir bir kaynaktan temin edilmiş olmasına dikkat etmelisiniz. Aksi takdirde, bu tür ilaçlar ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir" diye uyardı.
HABER: EYLEM ÖZEN