Bingöl’de geçtiğimiz hafta uyuşturucu bağımlısı bir genç tarafından gerçekleştirilen bıçaklı saldırıda 4 kişi hayatını kaybederken, 5 kişi yaralandı. Acı olayın etkileri devam ederken Bingöl Milletvekili Ömer Faruk Hülakü, özellikle çocuklar ve gençler arasında yaygınlık gösteren uyuşturucu kullanımının nedenlerinin belirlenmesi, artış sebeplerinin araştırılması, sorumluların açığa çıkarılması, tedavi merkezlerinin açılması ile önleyici politikaların geliştirilmesi amacıyla Meclis’e araştırma önergesi sundu.
Cumartesi günü Meclis’te görüşülen önerge, reddedildi.
-ARAŞTIRMA ÖNERGESİ-
Bingöl’de, özellikle çocuklar ve gençler arasında uyuşturucu kullanımı ciddi oranda artmıştır. Giderek derinleşen ekonomik krizin neden olduğu olumsuz sonuçlar sosyal alana da yansımıştır. Bu olumsuz yansımaların sonucunda uyuşturucu madde kullanımının arttığı, özellikle de çocuklar arasında uyuşturucu kullanımının yaygınlaştığı, Bingöl’de yaşayan yurttaşlarca son zamanlarda sürekli olarak tarafımıza aktarılmaktadır.
24 Temmuz günü Bingöl’de 4 yurttaşın ölümüne, 5 yurttaşın da yaralanmasına sebep olan olayın 19 yaşındaki failinin ailesi de hem Bingöl Cumhuriyet Savcılığı’na hem de CİMER’e defalarca şikâyet ve yardım talebinde bulunmuş ancak hiçbir sonuç alamamıştır. Söz konusu vahim olaydan 19 gün önce yani 5 Temmuz 2024 tarihinde Bingöl Sulh Ceza Hakimliği Elazığ Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin raporuna dayanarak failin özgürlüğünün kısıtlanması talebini reddetmiş. Aradan geçen 19 günde uyuşturucuya erişimi gibi kontrol ve denetim yönünde hiçbir adım atılmamıştır. Dolayısıyla Bingöl’de yaşanan elim olay ciddi bir sorumsuzluğun son kertesi olarak cereyan etmiştir.
Hem Türkiye genelinde hem de Bingöl ili özelinde uyuşturucu ile bağlantılı tutuklu ve hükümlü sayısı uyuşturucu maddelerin sokakta ne denli yaygın olduğunu gözler önüne sermektedir. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 2023 yılı raporuna göre 2022 yılında 340 bin olan tutuklu ve hükümlü sayısının 114 bini uyuşturucu ile ilintili suçlardan dolayı cezaevinde oldukları belirtilmiştir. Yüzde 30’u aşkın olan bu veriye göre cezaevinde bulunan her 3 kişiden 1’i uyuşturucu ile bağlantılıdır. Söz konusu raporda her ne kadar yaş aralığı bilgisi bulunmasa da uyuşturucu madde bağımlılığın çocuklar ve gençler arasında yaygın olduğu bilinmektedir. Bu sebeple genç nüfusun yoğunluğu ve işsizlikle beraber uyuşturucuyla mücadelenin etkin yürütülmemesi de uyuşturucu kullanımının artmasında büyük bir rol oynamaktadır. Uyuşturucunun tedarik edilmesine, üretimine ve satışına karşı kararlı bir mücadele yürütülmemesi, ebeveynler başta olmak üzere tüm toplumda ciddi kaygı ve korkulara neden olmaktadır. Uyuşturucu kullanım yaşının 11’e kadar inmesi dehşet verici bir durumdur.
Özellikle ebeveynlerin şikâyet ve iddialarına göre; okul önlerinde ve sokak aralarında olmak üzere şehrin birçok yerinde satıcılar, rahatlıkla uyuşturucu satabilmektedir. Şehrin birçok noktasında MOBESE kameraları olmasına rağmen uyuşturucu satışının engellenememesi ciddi bir tedirginliğe yol açmaktadır.
Bütün bunların yanı sıra yerel basında sürekli olarak uyuşturucu madde satıcılarının yakalandığı haberleri yayınlanmaktadır. Ancak özellikle bölge illerinde söz konusu uyuşturucu trafiğinin arkasında kimlerin olduğuna dair ciddi bir çalışma yapılmamakta, önlemeye dönük kararlı ve etkin bir mücadele geliştirilmemektedir. Türkiye’nin uzun yıllardır devam eden dünya uyuşturucu trafiğinin güzergahı olma hali günümüzde de devam etmektedir. Hatta bunun önemli bir ekonomik büyüklüğe ulaştığı, uyuşturucudan kaynaklanan kara paranın büyüklüğünün 30 milyar dolara kadar çıktığı hesaplanmaktadır.
Ayrıca devlet içerisindeki bazı yapıların uyuşturucu ticaretinden nemalandığı, kolluk kuvvetlerinin kolaylıkla müdahalede bulunabileceği sahalarda uyuşturucu satımının yaygınlaştığı, hatta yakalanan bazı uyuşturucularda gidecek adresin bilinmesine rağmen herhangi bir işlem yapılmadığı ve cezasızlık politikasının uygulandığı basına sıklıkla yansımaktadır. Bunların yanı sıra AMATEM gibi uyuşturucuyla mücadele edebilecek birimler konusunda yaşanan eksiklikler de kamu otoritesinin kadük kaldığı noktalar arasında yer almaktadır.
Bu bilgiler ışığında, Bingöl’de giderek artan uyuşturucu kullanımının nedenlerinin belirlenmesi, artış sebeplerinin araştırılması, sorumluların açığa çıkarılması, tedavi merkezlerinin açılması ve önleyici politikaların geliştirilmesi amacıyla bir Meclis Araştırması açılmasını talep ediyorum.”
(Haber Merkezi)
