Bu yıl altının değer kazanacağı beklentisiyle başlayan süreç, Trump'ın seçilmesinin ardından kısa bir gerileme yaşasa da, global ekonomik gelişmeler ve jeopolitik riskler altının yükselişini desteklemeye devam ediyor. Trump’ın ekonomi politikaları, belirsiz bir siyasi profil çizmesine rağmen, belirli bir ekonomi karakteri sergilemesiyle altın fiyatları tekrar yükseldi.
Ukrayna-Rusya savaşının kızışması, İsrail’in saldırıları ve Fransız ile Amerikan füzelerinin kullanılması onayları, altının yükselişini sürdürmesine zemin hazırladı. Putin'in nükleer başlık taşıyabilen füze denemeleri, Zelenski'nin barış çağrılarına rağmen Avrupa'nın savaşı sürdürme kararlılığı, altın fiyatlarının artmasına neden oldu.
Altın, özellikle güvenli liman arayışı içinde olan yatırımcılar için tercih edilmeye devam ediyor. Geopolitik riskler ve belirsizlikler, altını değerli kılmaya devam ediyor. Trump'ın ekonomik politikaları ve Ukrayna’daki gelişmelerle tetiklenen bu yükseliş, ons altını 2.670 dolara kadar çıkarırken, Goldman Sachs daha önce 2.700 dolara ulaşacağını öngörmüştü. Yılsonuna kadar 2.750 dolara kadar çıkabileceği tahmin ediliyor.
Bankalar, altının 2025 yılına kadar yükselmeye devam edeceğini, fakat 2026 itibarıyla küresel ekonomik dengelemelerin ardından bir miktar gerileyebileceğini öngörüyor. Türkiye'deki yatırımcılar için altın, enflasyonun çok üzerinde bir yatırım aracı olarak öne çıkmaya devam ediyor.