Bingöl’de geçmişte düğünler, şimdiki kutlamalardan oldukça farklı bir yapıya sahipti. 1967 yılına ait Bingöl İl Yıllığı’nda yer alan bilgilere göre, düğünler hem uzun süren eğlencelerle hem de detaylı geleneklerle dikkat çekiyordu. Ancak zamanla bazı ritüeller kaybolarak yerini modern uygulamalara bıraktı.
1967 il yıllığında yer alan bilgilere göre;
Kız istemeye gidildiğinde tespit edilen düğün gününden bir hafta önce, oğlan evi, kız evine düğünün yapılacağını hatırlatır, Eğer bir engel yoksa tespit edilen tarih için düğün hazırlıkları başlar. Davet edileceklerin tespiti yapılır.
Mali güce göre, düğün iki günden az olmamak üzere, en az bir hafta devam eder. Düğün süresince, davul, zurna ve diğer çalgılarla eğlenceler yapılır. Düğünün idaresini, oğlan tarafından tayin edilen SAĞDIC tarafından yürütülür. Düğün süresince davetlilere 4-5 gün öğle yemeği verilir. Gelin genellikle kız evin-den oğlan evine, Perşembe günü getirilir. Çarşamba’yı, Perşembe’ye bağlayan gece, Kına yapılır. Bu gecede,7-10 kişi arasında oğlan tarafı, güveyi kınaya çıkarırlar. Kına gecesi gençler arasında çeşitli oyunlar oynanır. Güveyi ve Sağdıç da bu oyunlara katılır. Bir tep-si içinde 7,9, 11 mum yakılır. Başka bir tabakta da, kına vardır. Kına'yı ve mumları tutan iki genç oyun oynarlar. Mumlar söndüğünde, davetliler tepsiye bahşiş atarlar. Bundan sonra davetliler dağılır. Bir müddet sonra sağdıç güveyi odasına götürür ve yatağına yatırır. Sağ ayağının bas parmağı, sol ayağının da bütün parmakları ile ellerine kına yakar.
Aynı şenlikler kız evinde de devam eder. Oğlan evinden TOHUM DUVARI denilen, yiyecek ve içecekler gönderilir. Bu düğün masrafları içindir. Oğlan evi tarafından hazırlanan gelinlik takım da kız evine gönderilir. Kız evinde, oğlan ve kız evi tarafından gelen davetlilere öğle yemeği verilir. Yemekten sonra oğlan evinden gönderilen eşyalar ile kız evinin hazırladıkları eşyaların tespiti yapılarak, değerlendirilir. Çarşamba günü öğleden sonra kız evinde eğlenceler başlar. Kız evindeki eğlenceleri, sağdıç olan kimsenin eşi yürütür. YENGE denilen bu kadın, gelini süsler. Gelin, iki taraf büyüklerinin ellerini öper. Onlar da hazırladıkları hediyeleri gelinin boynuna veya göğsüne takarlar. Misafirlere kâğıt ambalâjlar içinde çerez ikram edilir. Gelinin ellerine kına yakılır. Kınaya çıkarma oyunları burada da tekrarlanır. Akşama doğru misafirler gitmeye başlar. Kızın samimi arkadaşları, geceyi gelinle beraber geçirir. Sabah olunca, Perşembe günü sabahı, gelinin son hazırlıkları başlar. Geline banyo yaptırılır. Gelinlik elbiseleri giydirilir.
Oğlan evinde de son hazırlıklar yapılmaktadır. Sabah olunca, oğlanın yakın arkadaşları ve sağdıç tarafından hamama götürülür. Kız evinden gönderilen iki takım çamaşır gömlek, kıravat ve çorapları giyen güvey ile sağdıç, davul- zurna ile eve getirilir, Evde hazır bulunan berber, güveyi ve başkalarını burada traş eder. Kahvaltı yapılır. Saat 10-11 sıralarında başyenge, yenge ve oğlanın yakınlarından birkaç erkek, gelini getirmek üzere kız evine gider. Gidişte davul ve zurna ile şenlikler yapılarak gidilir. Kızın evine gelindiğinde kapı kilitli bulunur. Bahşiş verildikten sonra kapı açılır. Bütün hazırlıkları tamamlanan gelin, aile büyüklerinin ellerini öperek vedalaşır. Gözyaşları arasında gelin evden çıkarılır ve hazır olan vasıtaya bindirilir. Davul ve zurna ile yapılan şenlikler arasında oğlan evine gönderilir.
Oğlan evinin gözcüsü, gelinin gelmekte olduğunu haber verir. Güveyi, sağdıç ve hazır bulunan davetliler, gelinin gireceği evin devamında gelini beklemeye başlar. Gelin evden içeri girerken, güveyi tarafından başına elma atılır, ayrıca kuru yemiş, para... Serpilir.
Gelini kapıda kayın validesi karşılar. Bu sırada bazı gelenekler yerine getirilir; Kur'an Kerim, gelinin yüzüne karşı açılıp kapanır. Bu, gelinin eve uğur getirmesi içindir. Kapıya bal sürülür, geline ayna tutulur ve kaşığın ucu kırılır. Bundan sonra hazırlanan odaya alınır. Gelinin hanında yengeler de bulunur. Bundan sonra büyükçe bir odada KOLTU-ĞA VERME töreni başlar. Koltuğa hazır bulunan gelin ve güveyi, yenge ve sağdıç tarafından salona getirilir. Daha evvelden hazırlanmış bir odaya sokularak, yan yana oturtulur. Biraz sonra iki bardak içinde şerbet getirilir. Odadan, davetliler ve şerbeti getiren çıkarak yalnız bırakılır. İki bardaktan birini gelin diğerini de güveyi, yarıya kadar içerek, bardaklar değiştirilir, gelin güveyin, güveyi de gelinin yarım kalan bardaklarındaki şerbeti içer. Bardakların geldiği tepsiye bahşiş atarlar. Tepsi götürüldükten sonra gelin ve güveyi kolkola, davetlilerin bulunduğu odaya getirilir. Güveyi hazır bulunanlara bir konuşma yapar. Bu konuşmada genellikle, gençlere iyi dileklerde bulunur. Bundan sonra güveyi, daha evvelden hazırladığı hediyeyi, geline takar. Cebindeki bozuk paraları da gelinin ve yengelerinin başına serper ve davetlileri selamlayarak odadan çıkar.
Güveyi gittikten sonra gelinin kucağına küçük bir çocuk oturtulur. Gelinin kucağına konan çocuğun eline mendil, çorap... Gibi hediyeler verilir. Bir kişi gelinin ayağından ayakkabılarını çıkarır. Ayakkabıların içine evvelce yerleştirilmiş parayı alır. Davetliler bundan sonra iyi dileklerde bulunarak dağılmaya başlar. Böylece düğün şenlikleri sona erer.
Düğünden evvel veya düğün içinde resmî ve dinî nikâh yapılır. Düğün bitiminde, tüm formaliteler tamamlanmış olur.
DERLEYEN:EYLEM ÖZEN