TBMM İliç Maden Kazazı Araştırma Komisyonunda yer alan DEM Parti Bingöl Milletvekili Ömer Faruk Hülakü, meclis genel kurulunda yaptığı konuşmada, maden ocaklarında yaşanan ihmalleri gündeme getirdi.
Maden ocaklarının mezarlıkla eş değer hale geldiğini ifade eden Hülakü, şunları söyledi; “Soma maden faciasının 10’uncu yıl dönümünü geride bıraktığımız bugünlerde adaletin yerini bulması ve maden emekçilerinin iş güvenliğinin sağlanması hususu hâlen siyasetin gölgesinde çözüm bekliyor. Dün de Zonguldak’ta yeni özel bir maden ocağında meydana gelen göçükte hayatını kaybeden emekçi kardeşimize Allah’tan rahmet ve ailesine başsağlığı diliyorum. Maden ocakları bu topraklarda âdeta mezarlıkla eş değer hâle gelmiştir. Soma’da, Ermenek’te, Zonguldak’ta, Siirt’te, Şırnak’ta, Amasra’da, Erzincan’da meydana gelen bütün faciaların temel sebebi gerekli önlemlerin alınamamasıdır. Amasra’da sebep tali havalandırma yetersizliğiydi. Soma’da sebep yangın riski yüksek metal içeren kömür damarlarıydı. Ermenek’te sebep eski imalat bölgesinde biriken suyun yarattığı basınçtı.
Erzincan’da sebep, talimatlara aykırı yapılan liç yığılmasıydı. Bütün faciaların, alınacak gerekli ve basit önlemlerle engellenmesi mümkün iken yirmi yılda 2 binin üzerinde maden emekçisinin hayatını kaybetmesinin önüne geçilememiştir. Çünkü son 20 yılda kamu iktisadi teşebbüsü olan Türkiye Kömür İşletmeleri ve Türkiye Taş Kömürü özel şirketler gibi çalışmaya başlamıştır. Bu özel şirket mantığıyla daha fazla kâr, daha az maliyet hedefleniyor. Daha fazla kâr ve daha az maliyetin anlamı nedir? İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin yeterince alınamamasıdır, madencilerin fazla üretime zorlanmasıdır, maden ocaklarının rutin denetimlerinin ya yapılmaması ya da eksik yapılmasıdır, maden ocaklarında taşeron olarak iş alan şirketlerin hizmet alım sözleşmelerinin ısmarlama olmasıdır. Bunun sonucunda, maalesef, sürekli bir şekilde maden faciaları yaşanmakta, maden emekçilerinin canı hiçe sayılmaktadır. Bu vahim yönetim, denetim ve idare şeklinin değiştirilmesi gerekmektedir. Maden ocaklarının imtiyaz haklarının ve hizmet alımlarının özel sektöre devredilmesinin önüne geçilmelidir. Kamu iktisadi teşebbüsleri de özel şirket gibi çalışma pratiğinden vazgeçmelidir.
Özel şirketlerin yaşanan tüm maden facialarındaki etki alanı tüm yönleriyle araştırılmalıdır. Bugüne kadar tüm kazalardaki sorumlulukları, eksiklikleri ve hataları ortaya çıkarılmalıdır ancak o zaman bu çatı altında hiçbir zaman maden faciası konuşmak zorunda kalmayacağız.”
(Haber Merkezi)